deniz gezmiş

• kendisi 6. filo eylemlerinde emperyalizme karşı eylem yapıp, abd askerlerini boğaza döktükten 4 yıl sonra idam edilmişken; aynı eylemlerde kendilerine saldırıp abd askerlerini çembere alıp koruyanlardan olan ve bunu inkar etmeyen abdullah gül 40 yıl sonrasında cumhurbaşkanı olmuştur.
  
  ne desem gg
• devlet baskısına, sömürüye, emperyalizme, haksızlığa ve adaletsizliğe karşı tam bağımsız türkiye için mücadele ettiği için yapılan idam oylamasında meclisteki 142 vekilinin 91'inin 'evet' oyu kullandığı chp; şu an devlet baskısına, sömürüye, emperyalizme, haksızlığa ve adaletsizliğe karşı önümüzde tek alternatifimiz olmuş...
  
  ülke ne hallere düşmüş...
• sırf asıldığı için kahraman ilan edilen sözde özgürlükçü vasat insan.
• ağır ağır yağan yağmur altında akasya kokan kadıköy sokaklarında yürürken andığım delikanlı. daha asılmasına 2 3 saat var. dayanmak zor. acı çok acı.
• http://i.imgur.com/atd8kc6.jpg?1
• idam günü gelip çatınca, o sevdiğim, alıştığım giysilerimi giyeceğim: postallarımı, parkamı.
  beyaz ölüm gömleği giydirmek isteyecekler, giymeyeceğim. kesin. direneceğim ve giymeyeceğim.
  öyle her zamanki eyleme gidiş tavrımla gideceğim.
  yok, tıraş falan da olmayacağım.
  gidip, oturup, önce bir sigara yakacağım orada.
  sonra demli, sıcak, güzel bir çay içeceğim.
  ha bak, rodrigo'nun o ünlü gitar konçertosunu dinlemek isterim orada. bak, bunu çok isterim. sanırım, asılacak bir insanın son isteğini geri çevirmezler. bunu isteyeceğim.
  avukatlarımın idamda bulunma hakları var. onların orada olmalarını isteyeceğim, kesin isteyeceğim. gelmeleri gerek. çünkü bizden sonrakilere umut verecek bu sahne. asılışımız gürültüye gitmemeli. ipe nasıl gittiğimizi, gelecek kuşaklara anlatacak doğru dürüst, güvenilir görgü tanıkları bulunmalı orada.
  bir devrimcinin ölümü bile, normal eyleminden,normal mücadelesinden soyutlanamaz.
  bir de kendim çıkıp urganı kendim geçireceğim boynuma. bunu çok istiyorum. cellat falan sokmayacağım yanıma. iğrenç bir şey.
  ve dönüp oradaki heriflere diyeceğim ki "burada ölen yalnız benim bedenimdir,ki zaten ölümlüydü, ölecekti. ama düşüncemi asla öldüremeyeceksiniz, ölmeyecek, yaşayacak" diyeceğim."
  sonra avukatlarıma döneceğim,''sizler de, gelecek kuşaklara bizler adına tanıklık edin,'diyeceğim.''görün ve tanık olun:bir devrimci ölüme böyle gider işte;bayram yerine gider gibi.''
  şunu da söyleyeceğim:''herhangi bir trafik kazasında ölmekten falan da güzeldir bu.''
  imam falan gelirse dua mua etmek için, siktir edeceğim..
  deniz gezmiş
  gülünün solduğu akşamdan
• yine bir 6 mayıs, yine o mahur beste çalıyor, müjganla ben ağlaşıyoruz bu güneşten ışık yontan adamlara.
  
  6 mayıs gecesinin sabahını göremeyen kişi.
• her 6 mayıs'ta bize acıyı ve umudu aynı anda yaşatan güzel insan. katilleri nerede ne yapıyor bilmiyorum ancak onun düşünce ve mücadelesi onun yolu bugün bizi özgürlüğe götürecek olan yol olarak hala önümüzde durmakta. edit:imla
• şu memlekette neden sadece kendini düşünmek gerektiğini, başkaları için bir şeyler yapmaya değmeyeceğini gösteren insan.
  ben siyasi görüş olarak deniz gezmiş ile uyuşan biri değilim, yelpazenin çok farklı taraflarında duruyoruz bile diyebilirim. ama saygı duyuyorum. gerçekten yaptıklarına çok saygı duyuyorum. düşünceleri, idealleri uğruna gözünü bile kırpmadan idama gidebilmiş, son nefesinde bile inandığı değerler uğruna postasını koymaktan çekinmemiş bir adamdan bahsediyoruz. yukarıdaki entry'lerde pek destekçisi olmadığından söz edilmiş. sanırım bu ifadeyi kullananlar "twitter'da takip edilmeden destekçi olunmaz" düsturuyla hareket ediyor, komik değil diyerek geçiyorum.
  deniz'in tam bağımsız bir ülkede yaşamaları için canını verdiği halkı ise deniz'le pek hemfikir değil ve ezici bir çoğunluğu bağımsızlık olayını pek sallamıyor, çünkü tam bağımsız bir ülkeye istenilen seviyede yabancı yatırımcı gelmiyor. bırakın deniz'i, mustafa kemal atatürk şu anki nüfus yapısıyla seçime girse ya da kurtuluş savaşı başlatmaya kalksa, ingiliz muhipleri cemiyeti ve kürt teali cemiyeti'nin gerisinde kalacak, "ankara meclisi genel müdürü" gibi sıfatlara maruz kalacak ve canını uğruna ortaya koyduğu halk "öbürü daha samimi yaw" diyerek kendisine sırt çevirecekti. deniz'in de sonu farklı olmadı bence. bırakın idealler uğruna ölmeyi, rahatının bozulmasını göze alamayıp işten istifa etmeyi bile beceremeyen adamlar tarafından "yaşasaydı bugün reklam ajansı sahibi olurdu", "yaşasa kesin liberal olur, paris'te obama'nın işediği klozete kendisinin de işediğine dair köşe yazıları yazardı" demek, en hafif tabiriyle "terbiyesizlik" bence. bir kişiyle aynı görüşü paylaşmamak, haksız yere öldürülmesinin üzerinden kırk küsür sene geçtiğinde umarsızca bok atmaya sebep olmamalı. ha desen ki, deniz'i anladığını ve yolundan yürüdüğünü iddia eden kesim çok mu anladı, hayır. 6 mayıs'tan 6 mayıs'a facebook profili değiştirip twitter'da iki ileti yazmak, kışın parka giyip deniz gezmiş baskılı tişörtler giymekle devrimci olduğunu düşünen kardeşlerime de maalesef tebessüm ediyorum sadece.
  uzun lafın kısası, deniz gezmiş bu ülkede başkaları için canını bile versen ya insanların seni anlamayacağını, ya da bir taraflarından anlayacağını, ama nihai amacının anlaşılamayacağını gösteren bir figür olmuştur benim için. nur içinde yatsın, ölümünden seneler sonra az daha popüler olabilmek adına arkasından tutarsızca sallayanlara da allah akıl, fikir, vicdan ve en önemlisi terbiye versin.
• "türkiye'nin bağımsızlığından başka bir şey istemedim ve bu sebeple amerikan emperyalizmine ve işbirlikçilerine karşı mücadele verdik. bundan dolayı ölümden korkmuyoruz. onu ancak işbirlikçiler düşünsün ve ancak onlar kendi canının telaşına düşsün"
  
  daha onurlu ne söylenmiş ki bu topraklarda.
  
  http://www.youtube.com/watch?v=28qzyk924mi